25 Temmuz 2012 Çarşamba

Küçüksemizce-Netsel-Yatmarin-Arap Adası





"Erken yatan erken kalkar, bir yumurtayı sütle çarpar" hesabı, erkenden kalkarak vira ettik demirimizi Küçüksemizceden...

Hedef Marmaris, yakıt ikmali ve sonra asıl yolculuk başlayacak... Rahmetli babam "asıl filim şimdi başlıyor" derdi; seyrettiği bir filmi bizlerle beraber tekrar seyrettiği zaman....

Onun gibi bizim için de asıl filim şimdi başlıyor...

Şimdiye kadar misafirimiz vardı teknede, pervanemize halat dolandı, tamirat vs derken oyalandık... Şimdi ailece yapmak istediğimiz seyire yeni başlıyoruz gibi hissediyoruz....

Marmaristen yakıt ikmali yapacağız, sonra devam Yunan adalarına....

O dün bize kök söktüren deniz; dersini iyi anlattığından emin olsa gerek ki bu gün ortada yok... Gene güneyli ölü dalgalar var ama dünkünün yanında hoşaf; al eline kaşığı iç....

"Bir eser kalmamış eski halinden,
Yazık geçmez akçe, pula dönmüşsün....

Demiyoruz elbette... Deniz bu; adamı kötü çarpar biliyoruz...

Onun yerine teşekkür ediyoruz içimizden sessizce...

Öğlen saatlerinde Netsel marinaya mazot iskelesine bordaladık. Mazotu fulledik. Yedek bidonları fulledik. Bizim teknede 2 tane 25 litrelik yedek mazot bidonu var. Birisi bu "jerry can" dedikleri metal, benim kamyonette yedek tuttuğum yeşil metal bidon, diğeri tekneyi aldığımda gelen kırmızı plastik bidon.... Toplam 50 litre mazot alıyorlar ki; bu bizim deponun neredeyse 3'te 1'i demek.(140 litre) Bu bidonları teknenin ambarında tutuyoruz. Bakınız ambarımız bu aşağıdaki resimde kıç iskele altında, tuvaletten erişilen yer:
Motorumuz Volvo Penta MD2030 (30 su aygırı veya 30 deniz atı gücünde, çok zorlarsak 30 beygire de çıkıyor) olup, hesaplarımıza göre saatte 2 litre tüketiyor. Oldukça ekonomik. Ancak biz motoru gezgin statüsünde kullanıyoruz, yani; seyir hızımız 5 mili geçmiyor. 2000-2500 devir aralığında kalıyoruz sürekli. Acelemiz olsaydı hızlı trene binerdik öyle değil mi ?

Öğlen saatinde Yatmarine bir girip 29'una kadar buradayız. Tüpler dolacak. Kumanya alınacak. Hasret giderilecek....

29'u öğlen hareket ile, gidelim gidebildiğimiz kadar güneye, Rodosa doğru, mantığı ile Arap adasına varıyoruz saat 6 civarı...

Funda demir...

Arap adası aslında güvenle gecelenecek bir yer değil... Her solugana açık; aslına bakarsanız her rüzgara da açık bir koy. Ama hava öyle sütliman ki; orada gecelemeye karar veriyoruz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder